29 Ağustos 2011 Pazartesi


"Bugün bayram erken kalkın çocuklar
Giyelim en güzel giysileri
Elimizde taze kır çiçekleri üzmeyelim bugün annemizi"

Barış Manço var aklımda. Gülümsüyorum. Ne güzel gelmişsin dünyaya be adam. Çağdaşın olduğuma mutlu ve gururluyum. Ne güzel şeyler bıraktın bizlere...

Adaya gidemedim. Bayramın ilk gününe (yarına) kaldı. Annemle Burgaz Adada kutlayacağız bayramı. Seviyorum bayramları, gene en güzel elbisemi giyeceğim. Anneme giderken Savoy Pastanesinden tatlı götüreceğim. Büyüklerimi arayacağım. Güzel. Ne güzel.

Adaya gidemedim dün, ama çok keyifli bir şey yaptım. Ufak çaplı bir amatör denizcilik eğitimi aldım. Kelimeler uçuşuyor zihnimde: orsalamak, kafayı açmak, ıstralya, keşişleme, apaz... heyecanla pratiğe geçirmeyi bekliyorum. Az kaldı, cumartesi yolculuk.

Alesta. Yarın bayram. Hadi erken kalkalım :)

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Çocuk
Güzel anılar gibi hüzünlü
Hüzünlü anılar gibi güzel...

Cemalettin Seber ( Cemal Süreya )

öylesine özlüyorum ki eski bayramları...tatil planlarından çok tatlı mı çikolata mı götürsek konuşmaları olurdu anne - baba arasında, el öpmeler bitmezdi ama başka bir keyifti o, en çok babamın eline sarılırken mutlu olurdum ben, niyeyse anneme hep daha sıkı sarılırdım , kollarcasına, içime daha derin bastırırcasına... biz hep ''biz'' dik ama gelen - gidenler arasında daha çok ''biz'' hissederdik kendimizi...küçük harçlıklarla mutlu ederdi büyükler bizi, bizden küçükleri daha küçük harçlıklarla biz mutlu ederdik...e kendine, kardeşine alınacak hediyeler, yapılacak çok şeyler vardı o harçlıklarla...beraber geçen günün ardından mutlu uyulurdu o geceler de...misal telefon beklenmedik zaman da çalmaz, sen yolda öylesine dalgın yürürken durup kalmazdın kenarda nefes alamamışcasına..hiç ölüm haberi gelmezdi o zamanlar...bilmezdin en ağır ziyaretlerin hep tek taraflı sohbetler eşliğinde geçtiğini...
ölesiye özlüyorum o eski mutlu bayramları...

Adsız işte.